İşçi bir suç şüphesi ile gözaltına alınmış olabilir. Tutuklanma hali ise gözaltından farklıdır. Tutuklanma durumunda kişinin özgürlüğünün daha uzun süre kısıtlanması söz konusudur. Fakat her iki durumunda da işçinin devamsızlığı söz konusu olduğu için iş akdinin feshi gündeme gelmektedir.
Bu yazımızda tutuklanan işçiye uygulanacak işlemler konusunda bilgi vereceğiz.
Tutuklanan işçinin iş akdinin feshi durumunda ilk bakılması gereken husus tutukluluk süresidir.
Şöyle ki bu konu İş Kanunun 25 inci maddesinde düzenlenmiştir;
”İşverenin haklı nedenle derhal fesih hakkı … IV- İşçinin gözaltına alınması veya tutuklanması halinde devamsızlığın 17 nci maddedeki bildirim süresini aşması …”
Görüyoruz ki; işçinin gözaltına alınma ve tutukluluk nedeniyle devamsızlık yapması işveren tarafından haklı bir fesih sebebidir. Fakat burada ilk dikkat edilmesi gereken husus tutuklanan veya gözaltına alınan işçinin yine İş kanunumuzun 17 nci maddesindeki bildirim sürelerini aşması durumunda iş akdinin feshedilmesidir. İş Kanununda belirtilen bildirim sürelerine bakacak olursak; Çalışma süresi 6 aya kadar olan işçiler için; 2 hafta (14 gün) Çalışma süresi 6 aydan 1.5 yıla kadar olan işçiler için; 4 hafta (28 gün) Çalışma süresi 1.5 yıldan 3 yıla kadar olan işçiler için; 6 hafta (42 gün) Çalışma süresi 3 yıldan fazla olan işçiler için; 8 hafta (56 gün) Yani işçinin gözaltına alınması ya da tutuklanması durumunda işe gelmeme süresi yukarıda belirttiğimiz ihbar sürelerini geçtikten sonra iş akdi feshedilebilir. Bir diğer husus ise; ihbar süreleri boyunca iş akdi feshedilmediği ve beklenildiği için işçinin iş sözleşmesi askıda olacaktır. Tekrar belirtmemiz gerekirse işverenin gözaltına alınan veya tutuklanan işçisini işten çıkarması İş Kanununa göre haklı fesih sebebidir. İş kanununda belirtilen bildirim sürelerinin aşılması halinde işveren iş akdini feshedebilecektir. İşçiye bu süre boyunca herhangi bir ücret ödemesi yapılmayacaktır. İşveren Sosyal Güvenlik Kurumuna EK-10 yani eksik gün bildiriminde bulunmalıdır.