Yeni iş arama izni, işten çıkarılacak işçiye işveren tarafından kullandırılması zorunlu olan bir haktır. İhbar süresinin bir parçasıdır.
Bilindiği gibi, eğer işveren işçiyi işten çıkarıyorsa çalışanın kıdemine göre belirli bir süre öncesinden ihbar bildiriminde bulunması gerekir. Yani işveren, işçiye işten çıkarılacağını önceden haber vermekle yükümlüdür.
İhbar süreleri, İş Kanunu’na göre;
- 6 aydan az çalışılmışsa, 2 hafta
- 6 aydan 1,5 yıla kadar çalışılmışsa 4 hafta
- 1,5 yıldan 3 yıla kadar çalışılmışsa 6 hafta,
- 3 yıldan fazla çalışılmışsa 8 haftadır.
Bu ihbar süreleri, iş sözleşmeleri veya toplu iş sözleşmeleriyle artırılabilmektedir.
İşverenin bir diğer yükümlülüğü, bu ihbar süreleri içerisinde işçiye, yeni bir iş bulması için gerekli olan iş arama iznini vermesidir.
İş arama izni, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 27. Maddesiyle düzenlenmiştir. Bu izin mesai saatleri içinde ve ücret kesintisi yapılmadan verilir. İş arama izninin süresi, günde 2 saatten az olamaz.
İŞÇİ ÇALIŞIRSA YÜZDE 100 ZAMLI ÜCRET ALIR!
İşveren yeni iş arama iznini vermez veya eksik kullandırırsa, o süreye ilişkin ücreti işçiye öder. İşveren, iş arama izni esnasında işçiyi çalıştırırsa, işçinin izin kullanarak bir çalışma karşılığı olmaksızın alacağı ücrete ilaveten, çalıştırdığı sürenin ücretini yüzde 100 zamlı öder.
İş hukukundan önemli bir yeri olan yeni iş arama izin, işçiyi mevcut işinden ayrılmadan yeni iş hayatına hazırlama amacına dönüktür. Böylece ihbar süresi sonunda işten ayrılacağını bilen işçi, bu süre içinde başka bir iş yeri ile anlaşabilecek, mevcut işinden ayrıldıktan sonra boşta kalmayacaktır.
İŞ ARAMA İZNİ, İŞ SÖZLEŞMESİ İLE ORTADAN KALDIRILAMAZ
Zira kişilerin işsiz kalmasının etkisi, yalnızca kendi hayatlarıyla sınırlı değildir. Bireylerin çalışma hayatından koparak işsiz kalması, aile hayatını, sosyal hayatı, sosyal güvenlik kurumlarını ve nihayetinde ekonominin genelini etkilemektedir.
Bu nedenle Yargıtay içtihatlarında, ihbar süresi içinde işçiye verilmesi gereken iş arama izni, kamu düzenini ilgilendiren nitelikte kabul edilmiştir. Bu yönüyle de işverenin, bu yükümlüğünü azaltan ya da tamamen ortadan kaldıran sözleşme hükümlerinin geçersiz olacağı kabul edilmiştir.
İŞ ARMA İZNİ EN AZ GÜNDE 2 SAATTİR!
Yeni iş arama süresinin günde 2 saatten az olamayacağı kurala bağlanmışken bu süre asgarî olup, işverence daha fazla verilmesi mümkündür. İş sözleşmesi yada toplu iş sözleşmesiyle de daha fazla iş arama süresi kararlaştırılabilir.
İş arama izni, ancak işçinin isteği ile toplu olarak kullandırılabilir. İşçinin bu konudaki talebini işverene önceden bildirmesi ve iş arama izni toplamını işten ayrılacağı günden önceki günlere karşılık gelecek şekilde ayarlaması şarttır. İşçinin usulüne uygun toplu kullanma talebini işverenin kabulü zorunludur.
İŞ ARAMA İZNİNİN KULLANILMA SAATİNİ İŞVEREN BELİRLER!
İş arama izninin ne zaman kullanılacağını ise işveren belirler. İşçinin kendiliğinden bu izni kullandığını belirterek ayrılması doğru değildir. Yani işçi, mesai saatinin herhangi bir diliminde, “ben iş arama iznimi kullanıyorum ya da iş aramaya gidiyorum” diyerek işyerini terk edemez. Çünkü ihbar süresi içinde işçinin iş görme borcu eksiksiz devam etmektedir.
Yasal düzenlemenin amacına bakıldığında; işten ayrılacak olan işçiye “yeni iş bulması için” fırsat sağlamak olduğu açıktır. İş arama izni, dinlenme hakkı değildir. Bu hakkını kullanmayan işçi, işten ayrıldıktan sonra hak iddia edemez.
Ayrıca İş Kanunu’nun 17. maddesine göre işveren, ihbar süresine ait ücreti peşin vererek iş sözleşmesini feshedebilir. İşçinin iş sözleşmesinin ihbar ücretinin peşin ödenerek feshedilmesi halinde, yeni iş arama izin ücreti istenemez. Zira iş arama izni, ihbar süresinin bir parçasıdır.
Ayrıca ihbar sürelerine uyulmadan iş sözleşmenin işverence usulsüz feshedilmesi halinde de işçi, iş arama izni veya ücretini isteyemez. İhbar süresi kullandırılmamışsa, ihbar tazminatı hakkı saklıdır ancak ayrıca iş arama izin ücreti talep edilemez.