Çalışma hayatında, hizmet ve üretim süreçlerinin hiç şüphesiz en önemli unsuru insandır. Emeğiyle hizmet ve ürün sağlayan çalışanların, öngörülen veya öngörülemeyen ihtiyaç çerçevesinde izin ihtiyaçlar ortaya çıkabilmektedir.
İş Hukuku’nda, çalışanların ihtiyaç duyacakları dinlenme ve izin haklarına ilişkin detaylı hükümler söz konusudur.
İşçilerin izin haklarını da ücretli ve ücretsiz izin olarak ikiye ayırmak mümkündür.
Ücretli ve ücretsiz izin arasındaki en büyük fark, ücretli izinde işçi çalışmadığı halde kendisine normal ücreti ödenir. Ücretsiz izinde ise işçinin izinli olduğu dönemde kendisine herhangi ödeme söz konusu olmaz.
4857 sayılı İş Kanunu’nda işçinin ücretli izin hakları şu şekilde düzenlenmiştir;
En önemli ücretli izin, yıllık izindir. İş Kanunu’na göre en az bir yıl çalışmış olan işçilere yıllık ücretli izin verilmesi gerekir. Bilindiği gibi işçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi;
- 1 yıldan 5 yıla kadar (beş yıl dahil) çalışan işçilere 14 günden,
- 5 yıldan fazla 15 yıldan az çalışan işçilere 20 günden,
- 15 yıl (dahil) ve daha fazla olanlara 26 günden az olamaz.
Ayrıca 18 ve daha küçük yaştaki işçilerle 50 ve daha yukarı yaştaki işçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi 20 günden az olamaz. İşçi her hizmet yılına karşılık, yıllık iznini gelecek hizmet yılı içinde kullanır.
Bu süreler Toplu İş Sözleşmeleri (TİS) ile artırılabilir. Nitekim 696 KHK kapsamında taşerondan kadroya geçen işçilerin yıllık izin süreleri ise 12 Nisan 2018 tarihli Toplu İş Sözleşmesi ile 2’şer gün artırılmıştır.
- İhbar süresini kullanan işçiye, herhangi bir ücret kesintisi yapmadan iş arama izni verilmesi gerekir. İş arama izni günde 2 saatten az olamaz ve işçi isterse bunu toplu olarak kullanabilir.
İŞVEREN, İŞÇİYE ÜCRETSİZ İZİN VERMEK ZORUNDA MIDIR?
Ücretsiz izin ise, ücretli izinden farklı olarak işçiye bu dönemde herhangi bir ücretin ödenmediği izin türüdür. Ücretsiz izinde iş sözleşmesi askıda sayılır ve işveren ücret ödeme borcunu yerine getirmez.
Ücretsiz izin teklifi işverenden gelmişse bu durum çalışma koşullarında esaslı değişiklik sayılacağından, İş Kanunun 22. maddesi uyarınca işverenin ücretsiz izin teklifini işçiye yazılı olarak iletmesi, işçinin de bu teklifi 6 işgünü içinde yazılı olarak kabul etmesi gerekir. İşçi kabul etmediği sürece işveren tek taraflı olarak işçiyi ücretsiz izne gönderemez. İşçi ücretsiz izne ayrılmayı kabul etmediği halde işveren ısrar ederse bu durum işçi açısından haklı fesih sebebi sayılır ve işçi isterse iş sözleşmesini kıdem tazminatı alarak feshedebilir.
İş Kanunda yer alan ve işçinin hakkı olan ücretsiz izinler ise şunlardır:
- İş Kanunu’nun 74. Maddesine göre, kadın işçinin 16 haftalık analık izninin bitiminden itibaren 6 aya kadar ücretsiz izin hakkı bulunmaktadır. İşçi istediği halde bu izni vermeyen işverene Kanunun 104. üncü maddesi gereğince 1.560 TL idari para cezası uygulanır.
- Yıllık ücretli izinlerini işyerinin kurulu bulunduğu yerden başka bir yerde geçirecek olan işçilere istemleri ve bu hususu belgelemeleri koşulu ile toplam 4 güne kadar ücretsiz izin verilmesi gerekir.
KAMU KURUMU İŞÇİLERİ İÇİN 5620 SAYILI KANUNDA HANGİ İZİNLER VARDIR?
İş Kanunu’ndaki düzenlemelerin dışında, 5620 sayılı Kanun’da çeşitli ücretiz izinler söz konusudur?
5620 Sayılı Kanun’un 1. Ek Maddesi şöyledir;
EK MADDE 1- (Ek: 13/2/2011-6111/207 md.)
(1) Kamu kurum ve kuruluşlarında sürekli işçi kadrosunda çalışan işçilere; bakmaya mecbur olduğu veya işçi refakat etmediği takdirde hayatı tehlikeye girecek ana, baba, eş ve çocukları ile kardeşlerinden birinin ağır kaza geçirmesi veya önemli bir hastalığa tutulmuş olması hallerinde, bu hallerin raporla belgelendirilmesi şartıyla, istekleri üzerine en çok altı aya kadar ücretsiz izin verilebilir. Aynı şartlarla bu süre bir katına kadar uzatılabilir.
(2) İşçilere, 10 hizmet yılını tamamlamış olmaları ve istekleri halinde işçilik süreleri boyunca ve bir defada kullanılmak üzere altı aya kadar ücretsiz izin verilebilir.
(3) Yetiştirilmek üzere (burslu veya kendi imkânlarıyla gidenler dâhil) yurt dışına Devlet tarafından gönderilen öğrenci ve memurlarla, yurt içine ve yurt dışına sürekli görevle atanan memurların işçi olan eşlerine işçilik süresince her defasında bir yıldan az olmamak üzere en çok sekiz yıla kadar ücretsiz izin verilebilir. Ücretsiz izin süresinin bitiminden önce mazeretini gerektiren sebebin kalkması halinde, işçi derhal görevine dönmek zorundadır. Mazeret sebebinin kalkması halinde veya ücretsiz izin süresinin bitiminden itibaren 10 gün içinde görevine dönmeyenler, işçilikten istifa etmiş sayılır.
(4) Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Maliye Bakanlığı ile Devlet Personel Başkanlığınca müştereken belirlenir.
MAZERETE BAĞLI ÜCRETSİZ REFAKAT İZİN HAKKI
Bu madde ile kamu kurum ve kuruluşlarında sürekli işçi kadrosunda çalışan işçilere; bakıma muhtaç yakınlarının bulunması halinde, en çok 6 aya kadar ücretsiz refakat izni verilebilmesi düzenlenmiştir. Bu süre, aynı şartların geçerli olması halinde 1 yıla kadar uzatılabilecektir.
Bu düzenlemeye göre sürekli işçi;
- Anne
- Baba,
- Eş,
- Çocuk,
- Kardeşlerinden birini
bakmaya mecbur olması veya refakat etmediği takdirde söz konusu kişinin hayatının tehlikeye girecek olması durumunda, ücretsiz refakat izni talebinde bulunabilir. Bu kişilerden birinin ağır kaza geçirmesi veya önemli bir hastalığa tutulmuş olması da refakat için hakkını doğuran durumlardır.
Sürekli işçinin, refakat izni kullanabilmesi için bakıma muhtaç yakınının durumunu raporla belgelendirilmesi gerekir.
10 YILI DOLDURAN İŞÇİYE BİR KEREYE MAHSUS ÜCRETSİZ İZİN HAKKI!
Aynı Kanun maddesinin ikinci fıkrası ile de 10 hizmet yılını tamamlamış olan sürekli işçilere, istekleri halinde 6 aya kadar bir kereye mahsus ücretsiz izin hakkı tanımıştır. Bu izin, bütün işçilik süreleri boyunca bir kez ve bir defada kullanılmak üzere verilecektir.
MEMUR EŞİ TAYİN OLAN İŞÇİYE ÜCRETSİZ İZİN HAKKI
Yine 5620 sayılı Kanun’un 1. Ek Maddesinin üçüncü fıkrasıyla, memur olan eşin devlet tarafından yetiştirilmek üzere yurt dışına gönderilmesi ya da yurt içine veya yurt dışına sürekli görevle atanması durumunda, işçi olan eşlere ücretsiz izin hakkı tanınmıştır. Bu haktan, öğrenci olan eşi eğitim amacıyla yurt dışına gönderilen veya giden işçiler de yararlanabilir.
Bu ücretsiz izin, işçilik süresince her defasında 1 yıldan az olmamak üzere en çok 8 yıla kadar verilebilir. Ücretsiz izin süresinin bitiminden önce mazeretin ortadan kalkması halinde, işçi derhal görevine dönmek zorundadır. Mazeretin ortadan kalkması durumunda ya da ücretsiz izin süresinin bitmesi halinde 10 gün içinde görevine dönmeyenler, işçilikten istifa etmiş sayılır.
5620 Sayılı Kanun’a, 4 Nisan 2015 tarihli ve 6645 sayılı Torba yasa ile eklenen 2. Ek Maddesinde de sürekli işçileri ilgilendiren hükümler yer almaktadır. İlgili madde şu şekildedir;
“EK MADDE 2 – (4/4/2015-6645/79 md.)
(1) Kamu kurum ve kuruluşlarında sürekli işçi kadrosunda görev yapan ve ilgili mevzuatına göre alınan sağlık kurulu raporunda en az yüzde kırk oranında engelli olduğu belirtilen işçiler ile ağır engelli raporlu eşi veya bakmakla yükümlü olduğu birinci derece kan hısımları bulunan işçiler, engellilik durumundan kaynaklanan gerekçelere dayalı olarak kurum içinde yer değiştirme talebinde bulunabilir.
(2) Bu kapsamdaki talepler kamu kurum ve kuruluşlarının kadro imkânları ve teşkilat yapıları dikkate alınarak karşılanır.
(3) İşçinin kendisinin veya birlikte yaşadığı eşi ve bakmakla yükümlü olduğu çocuklarının engellilik durumunun tedavisi sebebiyle kurum içinde yer değişikliği talep etmesi hâlinde, yer değiştirme suretiyle atama yapılacak yerin, işçinin ve bu fıkra kapsamındaki yakınlarının engellilik durumuna uygun olması esastır.
(4) Engellilik durumu devam ettiği sürece kurum ve kuruluşlarca isteği dışında işçinin görev yeri değiştirilmez. Engellilik durumu ortadan kalkan işçiler hakkında genel hükümler çerçevesinde işlem yapılır.”