Türk İş Hukukunda işçinin yıllık izin hakkı, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 53 ve devamı maddelerinde ayrıntılı şekilde düzenlenmiştir.
Yıllık ücretli iznin bir dinlenme hakkı olduğu, kullandırılmasının esas olduğu, ancak kullandırılmadığı takdirde ancak iş sözleşmesinin feshedilmesi ile karşılığı ücret alacağının ödeneceği Yargıtay içtihatlarıyla da kökleşmiş iş hukuku hükümleridir.
Yıllık ücretli iznin kullanılacağı zamanı belirleme yetkisi de yönetim hakkı kapsamında işverene tanınmıştır.
Öte yandan yıllık izinde olan işçinin bu sürede çalışması, Kanunen yasaktır. Bu husus 4857 sayılı İş Kanunu’nun 58. Maddesinde yer almaktadır.
“İzinde çalışma yasağı” başlıklı madde şu şekildedir:
“Madde 58 – Yıllık ücretli iznini kullanmakta olan işçinin izin süresi içinde ücret karşılığı bir işte çalıştığı anlaşılırsa, bu izin süresi içinde kendisine ödenen ücret işveren tarafından geri alınabilir.”
Yıllık ücretli izin kullanmakta olan işçinin, izin süresi içerisinde başka bir yerde ücret karşılığı çalıştığının anlaşılması, Kanun’daki amir hükmün açıkça ihlalidir. Dolayısıyla çalıştığı tespit edilen işçiye izin dönemi için verilen ücret, işveren tarafından geri alınabilir.
Bu husus, Yargıtay kararlarında da vurgulanmaktadır. Yargıtay’a göre; Anayasal haklardan olan dinlenme hakkı, çalışana, çalışmaya ara vererek dinlenebilmesi için öngörülmüş olup, izin sonrasında işe dinlenmiş olarak dönmesi beklenen işçinin bir anlamda daha da yorularak dönmüş olmasının işine olumsuz yansıyacağı kaçınılmazdır.
Ayrıca işçinin yıllık izinde çalışması, işverene olan sadakat borcunu da aykırılık oluşturmaktadır. Bu nedenle Yargıtay, yıllık izinde çalışan işçinin işten çıkarılmasını, “geçerli nedenle fesih” olarak kabul etmektedir.
Yargıtay kararına ulaşmak için tıklayınız